UYDU TEKNOLOJİLERİ ARTIK YERLİ VE MİLLİ

Düzce Üniversitesi’nde konuşan TÜRKSAT Uydu Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Selman Demirel, Türkiye'de kesintisiz haberleşmeye olanak sağlayan uydu teknolojilerinin birçoğunun artık genç mühendisler tarafından yerli ve milli olarak geliştirildiğini söyledi.

Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi tarafından “Kariyer Günleri” kapsamında düzenlenen “Uzay ve Teknoloji” etkinliği, Cumhuriyet Konferans Salonu’nda gerçekleştirildi.

Düzce Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Murat Bulut’un moderatörlüğünde gerçekleştirilen etkinliğe; TÜRKSAT Uydu Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. Selman Demirel, ASELSAN Teknoloji ve Yenilikçilik Yönetimi Direktörü Doç. Dr. Ahmet Fazıl Yağlı, CTech Bilişim Teknolojileri Yönetim Kurulu Üyesi ve Genel Müdür Yardımcısı Dr. Faruk Sarı ve Düzce Üniversitesi “Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Gökten katılım sağladı.

“Uzay konusunda birikimli ve önemli isimlerle bir aradayız”

Düzce Üniversitesi Kariyer Geliştirme ve Mezun İzleme Uygulama Araştırma Merkezi Müdürü Dr. Öğr. Üyesi Senem Çolak Yazıcı’nın açılış konuşmasıyla başlayan programda konuşan Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, “Uzay konusunda birikimli ve önemli isimlerle bir aradayız. Etkinliğin tüm katılımcılara faydalı olmasını umuyorum.” sözlerini dile getirdi.

Panelde konuşan TÜRKSAT Uydu Hizmetleri Genel Müdür Yardımcısı Dr. Selman Demirel, Türkiye'nin uzay serüveninin 1994 yılında TÜRKSAT 1B uydusu ile başladığını, bunları sırasıyla TÜRKSAT 1C, 2A, 3A, 4A, 4B uydularının takip ettiğini anımsattı.

Demirel, 2021 yılında daha önceki uydulardan farklı olarak TÜRKSAT 5A ve 5B uydularının fırlatıldığını aktararak, "Türkiye'nin ilk yerli haberleşme uydusu olacak TÜRKSAT 6A, temmuz ayının ikinci haftasında inşallah uzaya fırlatılıyor. Bunun heyecanı içerisindeyiz." dedi.

TÜRKSAT'ın data hizmetlerinin önemine değinen Demirel, TÜRKSAT ile uydu üzerinden internet hizmet verebildiklerini kaydetti.

"Hatay depreminde biz TÜRKSAT olarak 200'den fazla terminal kurduk"

Demirel, mobil ve GSM yedekleme hizmetlerinin de TÜRKSAT üzerinden yapıldığına işaret ederek, şöyle konuştu:

"En önemli hizmetlerden birisi de şu anda karasal, fiber altyapının olmadığı köy okullarına TÜRKSAT üzerinden internet hizmeti halihazırda veriliyor. Afet yerleri gibi kırsal alanlarda fiber altyapının olmadığı alanlara biz sanki fiber bağlantı varmış gibi TÜRKSAT uyduları üzerinden benzer GSM hizmeti verebiliyoruz. En son Hatay depreminde biz TÜRKSAT olarak 200'den fazla terminal kurduk. 800 terminalimiz de sahada kuruluma hazırdı. Aslında tamamlayıcı bir hizmet olarak bütün sahadaki devlet kurumlarına, çadır kentlerdeki vatandaşlarımıza TÜRKSAT uyduları üzerinden haberleşme imkanı sağlamış olduk."

Birçok sensör verisinin ve dataların işlenmesi için küçük boyutlu terminaller geliştirdiklerinin altını çizen Demirel, "Bu terminaller ve antenlerin birçoğu artık Türkiye'de kendi mühendislerimiz tarafından TÜRKSAT'ın öncülüğünde paydaşlarıyla beraber tasarlanıp üretiliyor. Bunlar bu zamana kadar yurt dışından tedarik ediliyordu, milli kaynaklar yurt dışına gidiyordu fakat artık sizler gibi yeni arkadaşlar bu teknolojilerde söz sahibi olarak ülkemizde üretilmesini sağlıyoruz." şeklinde konuştu.

Demirel, TÜRKSAT'ın gelişen teknolojisiyle denizde, karada ve havada birçok kamu kuruluşuna kesintisiz haberleşme hizmeti sunduğunu sözlerine ekledi.

Panelin açılışında konuşan DÜ Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir de Türkiye'nin teknolojik anlamda büyük bir birikime sahip olduğunu belirterek, "TÜRKSAT 6A gibi haberleşme uydusu üreten bir ülkemiz var. İşte bunu yapanlar arasında sizin gibi genç arkadaşlarımız var. Bu bağlamda panelimiz inşallah faydalı olur." dedi.

ASELSAN Teknoloji ve Yenilikçilik Yönetimi Direktörü Doç. Dr. Ahmet Fazıl Yağlı, CTech Bilişim ve Teknolojileri A.Ş. Yönetim Kurulu Üyesi Dr. Faruk Sarı ve DÜ Mühendislik Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Mesut Gökten de katılımcılara milli güvenlik, uzay ve mühendislik teknolojileri konusunda Türkiye'nin geldiği nokta hususunda bilgi verdi.