BİTKİLERİ, EL YAPIMI KAĞITLAR KULLANDIĞI TABLOLARLA GELECEĞE TAŞIYOR
Düzce Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yusuf Parlak, üniversitenin botanik bahçesinden topladığı bitkileri, uzun lifli bitkilerden kimyasal malzeme kullanmadan ürettiği el yapımı...

Düzce Üniversitesi Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölüm Başkanı Doç. Dr. Yusuf Parlak, üniversitenin botanik bahçesinden topladığı bitkileri, uzun lifli bitkilerden kimyasal malzeme kullanmadan ürettiği el yapımı kağıtlarla buluşturuyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı Yusuf Parlak, "Geçmişte herkes kurumuş çiçekleri kitaplarının arasında saklayarak geleceğe aktarırken, biz geleneksel el yapımı kağıtlarla oluşturduğumuz tabloları duvarlarda sergilenen birer sanat eseri olarak gelecek nesle aktarma imkanı sağlamış oluyoruz." dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı, Düzce Üniversitesi (DÜ) Öğretim Üyesi Doç. Dr. Yusuf Parlak, botanik bahçesindeki bitkileri el yapımı kağıtlarla buluşturarak geleceğe taşıyor.
Ebru sanatında 9 yıl önce, el yapımı kağıtlar alanında ise 2022'de Kültür ve Turizm Bakanlığı sanatçısı ünvanını alan DÜ Sanat, Tasarım ve Mimarlık Fakültesi Geleneksel Türk Sanatları Bölüm Başkanı Parlak, iki alanda da Somut Olmayan Kültürel Miras Taşıyıcısı Listesi'nde yer alıyor.
Parlak, üniversitenin atölyelerinde ebru, tezhip, minyatür, hat, kat'ı gibi el sanatları eserlerinin deforme olmadan gelecek nesillere aktarılması için lifli bitkilerden el yapımı kağıt üretiyor.
Yaklaşık 1 yıl önce de DÜ Çevre ve Sağlık Teknolojileri İhtisaslaşma Koordinatörlüğü bünyesinde tarımsal atıkların sanatsal kağıtlara dönüştürülmesiyle ilgili proje geliştiren Parlak, 600'e yakın endemik bitki türünün kayıt altına alınarak korunmasına yönelik araştırmaların yapıldığı Süs ve Tıbbi Bitkiler Üretim, Uygulama ve Araştırma Merkezi'ndeki botanik bahçesinde yer alan atölyede çalışmalarını sürdürüyor.
Parlak, bu kapsamda botanik bahçesinden topladığı bitki türlerini, pamuk, keten, kendir, pirinç sapı gibi uzun lifli bitkilerden kimyasal malzeme kullanmadan ürettiği geleneksel el yapımı kağıtlarla buluşturarak sanat eserine dönüştürüyor.
"Botanik Bahçenin Çiçekleri" ismini verdiği çalışmayla 37 tablo oluşturdu
Parlak, proje çerçevesinde botanik bahçesi içerisinde geleneksel kağıt atölyesi kurulduğunu söyledi.
Sanatsal kağıtları burada üretmeye devam ettiğini, botanik bahçesinde 600'e yakın endemik bitki arasından topladığı çiçekleri geleneksel kağıtlarla birleştirerek sanatsal tablolar oluşturduğunu dile getiren Parlak, "Geleneksel El Yapımı Kağıtlarda Botanik Bahçenin Çiçekleri ismini verdiğim çalışma kapsamında 37 tablo oluşturdum. Geleneksel el yapımı kağıtlarla endemik bitkilerin gelecek nesillere aktarılmasını amaçlayan bir sergi açarak eserlerimi sanatseverlerle buluşturmuş olacağım." dedi.
Bitkileri sanat eserine dönüştürme sürecini anlatan Parlak, şöyle devam etti:
"Normalde biz geleneksel el yapımı kağıtları gelecek nesillere ulaşsın diye asitsiz malzemeler kullanarak tamamen doğal yöntemlerle yapıyoruz. Aynı mantıkla kağıtlarımızı oluşturuyoruz. Sonrasında toplamış olduğumuz bu endemik bitkileri kağıt hamurunun içerisine daha kağıt oluşmadan yerleştiriyoruz. Üzerine selülozlarımızdan, liflerimizden serpiştirerek doğal lif bağlarıyla çiçeklerimizi kağıda tutturmuş oluyoruz. Presleyip, çıkarıp kuruttuğumuzda sanatkar veya izleyici hem kağıdı hem de endemik bitkiyi tablonun içerisinde görüyor. Geçmişte herkes kurumuş çiçekleri kitaplarının arasında saklayarak geleceğe aktarırken biz geleneksel el yapımı kağıtlarla oluşturduğumuz tabloları duvarlarda sergilenen birer sanat eseri olarak gelecek nesle aktarma imkanı sağlamış oluyoruz."
Parlak, endüstriyel kağıtların kimyasal malzemelerle yoğurulduğu için 50 ila 100 yıl arasında bozulmaya başladığına değinerek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Bizim sürdürülebilir tarımsal atıklardan elde ettiğimiz asitsiz kağıtlar, üzerinden 100 yıllar da geçse bozulmadan gelecek nesillere ulaşabiliyor. Tıpkı geçmişteki el yazma eserler ve Kur'an-ı Kerim'lerde olduğu gibi biz de bu kağıtlarla yaptığımız eserleri gelecek nesillere aktarabiliyoruz. O yüzden bu kağıtların içinde hiçbir şekilde kimyasal malzeme kullanmadan tamamen ham maddeyi döverek doğal yöntemlerle liflerini de uzun bırakarak kağıtlarımızı oluşturuyoruz." (AA)