25 YILDIR YIKILAMADILAR ‘ACİL DÖNÜŞÜM’ ŞART!

Düzce’de yüzlerce kişinin enkaz altında kalarak hayatını kaybettiği ve büyük yıkıma neden olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin üzerinden 25 yıl gibi bir zaman geçmesine rağmen hala deprem öncesinden kalan hasarlı binalar kentte büyük tehlike oluşturuyor.

Gündem Yayın: 16 Ağustos 2024 - Cuma - Güncelleme: 16.08.2024 16:15:00
Editör -
Okuma Süresi: 6 dk.
290 okunma
Takip EtGoogle News

Konu hakkında önemli açıklamalarda bulunan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, riskli binaların acil dönüştürülmesinin gerekliliğine işaret etti.

 

 

Düzce’de büyük acılara neden olan 17 Ağustos Marmara Depremi’nin üzerinden çeyrek asır geçti. Ancak hala il genelinde hasarlı binaların yıkılmaması olası bir afette büyük risk oluşturmaya devam ediyor.

Depremin üzerinden 25 yıl geçmesine rağmen deprem anıtı gibi şehir merkezinde bulunan binalar ile ilgili kaplumbağa hızında ilerleyen çalışmalar tepkiye neden olurken, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, deprem kuşağında bulunan Türkiye’deki acı tabloyu gözler önüne serdi.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, 17 Ağustos 1999'daki Marmara Depremi'nin 25. yılı dolayısıyla bakanlık olarak yapılan kentsel dönüşüm çalışmalarına ilişkin açıklamalarda bulundu.

17 Ağustos depreminin yaşandığı gece yüreklerin dağlandığını belirten Kurum, depremlerde hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diledi.

“1999 Marmara Depremi bir milat oldu”

Ülke olarak son 120 yılda 80 bin canın depremlerde toprağa verildiğini anımsatan Kurum, "Bizim için 1999 Marmara Depremi bir milat oldu. Aynı zamanda 2002 yılından sonra şehirciliğe olan bakış açımızı değiştirdi. 1999 depreminden sonra yaptığımız düzenlemelerle Türkiye'nin güçlü, dirençli ve sağlıklı şehirlerini inşa etme sürecini başlattık. Ülkemizde, çok önemli yasal düzenlemeleri ve yeni uygulamaları hayata geçirdik." diye konuştu.

Depreme dair 6 temel çalışma

Bu kapsamda, depreme dair 6 temel çalışmanın ülkenin geleceği için önem taşıdığını belirten Kurum, şöyle devam etti:

"Deprem yönetmeliğini hazırladık. Yapı denetim sistemini hayata geçirdik. Zorunlu deprem sigortası gibi uygulamaları yürürlüğe koyduk. AFAD Başkanlığımızı kurduk. Belediyeler ve TOKİ, konut üretim çalışmalarını hızlandırdı. 2011 yılında yaşanan Van Depremi sonrası Kentsel Dönüşüm Kanunu yürürlüğe girdi. Bununla beraber Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’mızı kurduk. İstanbul başta olmak üzere Marmara Bölgesi’ne özel bir genel müdürlük ihdas ettik ve tüm bu çalışmalar, afet sonrası değil, afet öncesi önlem çalışmalarımız oldu. Tabii bugün tüm Türkiye'de 36 milyon bağımsız birim, 31 milyon konut var. Bunun da yaklaşık 6 milyon bağımsız birimi risk altında, 2 milyonunun acil dönüşüme girmesi gerekiyor."

“Şehirlerimizin çehresini baştan aşağı değiştirdik”

Bakan Kurum, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderliğinde 2012'de 'Türkiye'nin her yerinde kentsel dönüşüm' hedefiyle başlattıkları kentsel dönüşüm çalışmalarını, "siyaset üstü" ve "milli bir beka" meselesi olarak gördüklerini dile getirerek, "Ülkemizin dört bir yanında yerinde, gönüllü ve hızlı kentsel dönüşüm seferberliğimizi muhalefetin tüm engelleme çabalarına rağmen azim ve kararlılıkla sürdürdük. Bu kapsamda belediyelerimiz ve özel sektörümüzle el ele vererek, kentsel dönüşüm ve sosyal konut projeleriyle 3,4 milyon modern ve depreme dayanıklı yeni konut inşa ettik. Şehirlerimizin çehresini baştan aşağı değiştirdik. Bugün, sahada inşası devam eden 250 bin dönüşüm konutu ve sosyal konutumuzu, en sağlam, en güvenli ve sağlıklı şekilde inşa ediyoruz." ifadelerini kullandı.

“Çalışmalarımızı kararlılıkla yürütmeye devam edeceğiz”

Kurum, inşa ettikleri sosyal konutlarla afet riskini azaltmanın yanı sıra gecekondulaşmayı önlediklerini, dar gelirli vatandaşların ev sahibi olma hayalini gerçekleştirdiklerini dile getirerek, "İnşallah, yatay mimari, engelsiz yaşam, yeterli sosyal donatı ve teknik altyapı alanları, çevrenin korunması, tarihi ve kültürel mirasın korunması ve sürdürülebilirlik anlayışıyla 2035 yılına kadar toplamda 6,5 milyon konutumuzun dönüşümünü tamamlamış olacağız. Başta deprem bölgesi olmak üzere, ülkemizde afetlere dirençsiz tek bir sağlıksız yapı, tek bir çöküntü alanı kalmayacak şekilde çalışmalarımızı kararlılıkla yürütmeye devam edeceğiz." değerlendirmesini yaptı.

Bakan Kurum, bu noktada tüm güçleriyle millet için hazır olduklarını dile getirerek, şunları kaydetti:

"Adımlarımızı da devletimizin bu büyük hedefine göre atıyoruz. Yeni yuvalarımızı, deprem, toprak kayması, sel, yangın, şiddetli rüzgar gibi potansiyel tehlikelerin olmadığı güvenli alanlara kuruyoruz. Yeni yerleşim yerlerimizi, dere yatakları, suyolları ve su kanallarının uzağında, mevcut risklerin en asgariye indirildiği güvenli alanlarda inşa ediyoruz. Sadece geçmişin yeniden ihyası değil, geleceğin de kurgulanması için yoğun bir gayret gösteriyoruz. 11 şehrimizde yaptığımız çevre, kültür, tarih, spor, eğitim, ticaret ve şehircilik yatırımlarıyla, geçmiş ve geleceği kopmaz bağlarla birbirine bağlıyoruz.

Depremzede kardeşlerimiz de bu gayreti yakından takip ediyor ve devletimize sonuna kadar güveniyor. Çünkü milletimiz biliyor ki biz, referansı eser ve hizmet olan kadrolarız. Çünkü bizim hedefimiz güçlü Türkiye, bizim meselemiz, millete hizmettir. Deprem bölgesinde refahı, kalkınmayı hep beraber başaracağız. İstikrarı, güveni hep beraber tesis edeceğiz."

 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.